Mardin'de 30, Diyarbakır'da 15 Günlük Eylem Yasağı

Fotoğraf: MA

Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın

İçişleri Bakanlığı'nın Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye Başkanlarını görevden alıp yerlerine kayyum atamasından sonra Mardin'de 30, Diyarbakır'da 15 günlük eylem ve etkinlikler yasaklandı.

Van'da 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) gerekçe gösterilerek 21 Kasım 2016 tarihinde alınan eylem ve etkinlik yasağı ise bugün 1003. gününe girdi.

TIKLAYIN - Van'da Eylem ve Etkinlik Yasaklarında 999. Gün

Dün Diyarbakır'da HDP'nin yapmak istediği yürüyüş ve basın açıklaması polisin sert müdahalesi ile sonuçlanmıştı. Bugün ise HDP'nin yapacağı açıklama öncesinde Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne çıkan tüm yollar kapatıldı. Açıklama için şehir dışından gelenlere izin verilmedi. Eş Genel Başkan Sezai Temelli, milletvekilleri ve tüm belediye eşbaşkanlarının katılımıyla yapacağı açıklama öncesinde Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi binası ve çevresi polis ablukasına alındı.

Diyarbakır ablukada. Kentin bütün giriş çıkışları kapatıldı, her yerde engellemeler ve saldırılar var. Bütün engellemelere rağmen halkımız siyasi iradesine, oyuna ve onuruna sahip çıkıyor. Darbeciler bir kez daha yenilecek, kayyım zihniyeti tarihin çöplüğüne gidecek. pic.twitter.com/hupRTJ56x5

— HDP (@HDPgenelmerkezi) August 20, 2019

Sezai Temelli, belediye önüne yürümek istedi ama polis HDP milletvekillerine engel oldu ve grubu çember içine aldı. Yürümek isteyenlere ise polis TOMA ve tazyikli suyla müdahale etti. Yaralanan HDP'li vekiller Ayşe Acar Başaran ve Feleknas Uca hastaneye kaldırıldı.

Beledi binasının karşısında bulunan Lise Caddesi'nde açıklama yapan Eş Genel Başkan Sezai Temelli, ""Her yerden ses çıkartın, durdurun hayatı. Bizimkisi bir hukuk ve adalet mücadelesidir. İradenize geleceğinize sahip çıkın. Dün olduğu gibi bugün de meydanlardayız" dedi.

Temelli: Israrla, her gün meydanlardayız

Temelli özetle şöyle konuştu:

"Bugün burada baskı ve zulüm rejimini görüyorsunuz. Faşizmle uzlaşma olmaz, olduğumuz her yerde direnmeye devam edeceğiz. Meşru hakkımızı her yerde kullanmaya devam edeceğiz. Belediyelerimize kayyum atayarak aslında bir sivil darbe gerçekleşti. Halkın iradesi sokaktadır, Diyarbakır'dadır, Türkiye'dedir. Diyarbakır bizimdir, Türkiye bizim ortak vatanımızdır. Kentimizi de, belediyemize de sahip çıkacağız. Bu kentin halkı cesaretlidir. Bu korkakları,bu rejimi, bu kayyumu da geçmişte olduğu gibi mutlaka süpürüp atacağız.
Direncimizi, irademizi kırmak için akla hayale gelmeyecek yöntemlerle, fezlekelerle gelen bu gaspçı anlayışı kabul etmiyoruz.
Bu saldırıyı kabul etmiyoruz. Bu saldırı sadece Kürt halkına yönelik değildir, bu saldırı İstanbul'a, İzmir'e yöneliktir. Türkiye halkları, emekçileri, kadınlara yöneliktir.

"HDP'nin sesi susmayacak. Israrla, her gün meydanlardayız. Her gün konuşacağız. Her gün onların yüzüne karşı hakikati söyleyeceğiz." (AÖ)