Medya Zirvesi Sonuç Verdi; Kanal D'ye Ağır Ceza Yolda
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Şemdinli Gediktepe'de öldürülen 11 askere ilişkin haber ve çocuklarını yitiren ailelerle yapılan röportaj nedeniyle Kanal D'ye, "Terör örgütünün korkutucu özelliklerinin yansıttığı" iddiasıyla savunma istedi. Kanalın savunması yeterli görülmezse 375- 750 bin TL arasında adli para cezası verilmesi gündeme gelebilecek.
Kanal D, 3984 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluşları ve Yayınları Hakkındaki Kanunu'nun "yayın ilkeleri"ni düzenleyen 4. maddesinin (y) bendine aykırı yayın yaptığı gerekçesiyle cezalandırıldı.
Televizyonun 20-22 Haziran günlerinde yayınladığı ana haber bültenleri inceleyen RTÜK, oy çokluğuyla yayın ilkelerinin ihlal edildiğine kanaat getirdi. RTÜK, kanaldan savunma istedi.
Karara Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) kontenjanından seçilen üyeleri Hülya Alp ve Esat Çıplak muhalif kaldı. Alp, karşı oyunu, "yayın terör örgütünün korkutucu ve yıldırıcı özelliklerinden ziyade, Türk askeri ve Türk halkının vatan sevgisini ve vatan savunması konusundaki direncini, kararlılığını, bütünleşmesini yansıtmaktadır'' diyerek savundu.
Birand: Böyle giderse yayıncılık yapamayız
Söz konusu cezayla ilgili CNN Türk'te yayınlanan Ayşenur Arslan'la Medya Mahallesi'ne konuşan Mehmet Ali Birand cezayı "skandal" olarak nitelendirdi: "Eğer böyle giderse RTÜK yüzünden kimse televizyon yayını yapamaz."
Vural: Baskılara karşıyım ama...
Baskılara karşı olduğunu ifade eden Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Murat Vural de, basın özgürlüğünün sınırsız olmadığını, basının da kendi kendisini düzenlemesi gerektiğini, medyanın sektör olarak kamuoyu araştırmalarından en aşağıda gözüktüğünü savundu; "Medya, diğer meslek örgütleriyle ilgili temas kurmalı ve kendi kendini düzenlemeli" dedi.
Birand, acılı ailelere düşüncelerini ifade etme imkanı verdikleri için "PKK'ye destek olmak" ile suçlanmalarına tepki gösterdiği programda, "O acılı insanlara hiç mikrofon uzatmayalım mı? Onların söylediklerini sansürleyelim mi? Peki biz ne yapalım. Biz o zaman yayıncılık yapmayalım. Herkes pembe, güzel, sakin her şeyin çok güzel gittiğini anlatan haberler yapsın ve bitsin. Bu yaklaşım devam ederse emin olun Türkiye'de televizyon yayıncılığı maalesef kalkacak" şeklinde konuştu.
Terör zirvesinde "tam mutabakat"
25 Haziran'da RTÜK, Televizyon Yayıncıları Derneği (TVYD) işbirliğinde İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu ve diğer bakanlık yetkililerinin de katılımıyla televizyonların yayın yönetmenleriyle bir toplantı düzenlemişlerdi.
Toplantıda terör örgütleriyle ilgili özendirici yayın yapılmaması için toplantıya katılan televizyon yetkilileri uyarılmışlardı. Toplantı sonunda "tam mutabakat" ile bu yönde alınabilecek içeriksel ve teknik önlemler kamuoyuna ilan edilmişti. (EÖ)
