STADYUM GÜVENLİĞİ ARAŞTIRMASI KOORDİNATÖRÜ ŞİRİN

“Stadyum Güvenliği Uzmanlık Gerektirir”

Stadyum Güvenliği Araştırması’na göre seyircinin eğitim düzeyi yükseldikçe stat güvenliğini özel güvenliğin sağlamasını isteyenlerin oranı artıyor. Araştırmanın koordinatörü polis veya özel güvenlik olsun, özel eğitim alması gerektiğini söylüyor.

Yüce Yöney

Yakın dönemde Bahçeşehir Üniversitesi ve City Security Group işbirliğiyle Stadyum Güvenliği Araştırması gerçekleştiren İKSARA Araştırma Şirketi’nin araştırma direktörü Doç. Dr. Selçuk Şirin, statlarda güvenliği sağlayacak olan kişilerin bu konuda uzmanlık eğitiminden geçmesi gerektiğini söyledi.

“Güvenliği kimin sağladığı, polis ya da özel güvenlik farketmez, önemli olan orada çalışan insanların hazır bulunurluk seviyesi; yani ne derece toplumsal olaylarla ve özellikle spor müsabakalarındaki çatışmalarla başa çıkmaya hazır bu insanlar, hem eğitim hem birikim olarak.

“Bu uzmanlık gerektiren bir iş.”

Araştırmaya katılanların statlarda güvenliğin polis tarafından sağlanması eğiliminin biraz daha yüksek olduğunu belirten Şirin, hem eğitim hem de gelir seviyesi arttıkça özel güvenlik talebinin de arttığını anlattı.

“Dolayısıyla stadyumlara üst eğitim ve gelir seviyesinden seyircilerin çekilmesi amaçlanıyorsa polis doğru bir yol değil.

“Öte yandan araştırmanın dışında bir şey var: FİFA’nın talebi. Stat güvenliğinin polisin görevi olmadığını, özel güvenliğin görevi olduğunu söylüyor.

“Bunun da kamu çıkarı açısından bir gerekçesi var. Statlarda sonuçta maç satılıyor, para ile satın alınan bir hizmet. Herkesin vergileriyle maaşı ödenen polisin ticari boyutu da olan bir işte çalıştırılmasının ayrı sakıncaları da var. Maçtan önce ya da sonra olabilir ama maç sırasında sorunlu.”

"Küçük marjinal grup" yaklaşımı sorunu çözmez

Stadyumlardaki şiddet olaylarını ateşleyenlerin kimler olduğuna dair bir veri var mı?

Biz şiddete kim sebep oluyor diye sorduk. Yüzde 60 civarı fanatik gruplar diye cevap verdi. Fakat şiddete sebebiyet veren her üç kişiden birini sıradan insanlar olduğu da söylendi. Dolayısıyla bu olaylara küçük bir marjinal grubun yaptığı eylemler olarak yaklaşılırsa çözüm bulamayız. Bütün toplumsal şiddet olaylarında olayın nesnesini marjinalleştirdiğiniz zaman tedbir de polisiye olur ve çoğu kez olayın sosyolojik temellerini ıskalamış olursunuz.

BJK-GS maçı öncesi yapıldı araştırma ama stadyumlardaki güvenlikten, ki özel güvenlik sağlıyor, memnuniyet ne düzeyde?

Yüzde 70'i aşkın bir kesim güvenlik sorunu olduğunu söyledi. Yaklaşık dört kişiden biri param var, zamanım var ama maça gitmiyorum çünkü güvenlik endişem var, diyor.

Her üç kişiden biri de parası ve zamanı olmasına rağmen ailesiyle maça gitmediğini söylüyor.

“Güvenilir polis”

Son BJK-GS maçını izlediğini vurgulayan Şirin ilk müdahalenin öneminden söz etti.

“Maç sırasında sahaya toplu bir akışa dönüşmeden önce ilk müdahale önemli. İş çığrından çıktıktan sonra ne yaparsanız yapın geç kalmış oluyorsunuz.

“Uzmanlık eğitimlerinde de bu konuda uzmanlık veriliyor.

“Yeniden dünyayı keşfetmeye gerek yok. Bu süreçlerden başka ülkeler de geçti. Geçen hafta gerçekleştirdiğimiz konferansa Scotland Yard’ın genel müdürünü de davet ettik. Bu kişinin lord unvanı var, bu unvanı almasının nedeni stadyum güvenliğini sağlamış olması.

“Nasıl başardıklarını sorduk. Biz polisi halkın arkadaşı kadar güvenebileceği bireyler olarak yetiştirdik, halkın bir parçası olarak konumlandırdık, dedi.

“Buna da toplumsal polislik akımı deniyor.” (YY)

Stadyum Güvenliği Araştırması’nın sonuçlarına buradan ulaşabilirsiniz.