Volker Türk: "Adanın bölünmüşlüğünden Kıbrıslı Türkler orantısız zarar görüyor"

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, BM İnsan Hakları Konseyi'nin 55. Oturumu'nda Kıbrıs'ta insan haklarının durumuna ilişkin raporunda "Kıbrıs'ın süregelen bölünmüşlüğünün adadaki tüm insanların insan haklarından tam olarak yararlanmasını engellemeye devam [ettiğini]" vurguladı. 

"Ayrımcılıktan Kıbrıslı Türkler orantısız zarar görüyor"

Türk'ün Konsey Genel Kuruluna hitaben sunduğu rapora göre bu durumdan en büyük zararı Kıbrıslı Türkler görüyor. Türk durumu raporunda şöyle dile getirdi:

"Kıbrıslı Türk toplumu, Kıbrıs'ın güney ve kuzey kesimleri arasındaki geçiş noktaları da dahil olmak üzere ayrımcılıktan orantısız bir şekilde etkilenmeye devam ediyor.

"Hala, Kıbrıs'ın güney kesiminde oy kullanma haklarını kullanmakta engellerle karşılaşıyorlar. Karma evliliklerden doğan ve Kıbrıs'ın kuzey kesiminde ikamet eden Türk Kıbrıslı çocukların vatandaşlık başvuruları geciktirilmeye veya redde devam ediyor.

"Kıbrıslı Türk toplumu ile Rum toplumu arasındaki sosyo-ekonomik uçurum büyümeye devam ediyor ve  Kıbrıslı Türk toplumu daha derin bir şekilde etkileniyor.

"Geçiş noktaları işlevine devam etse de, sayıları yetersiz kalıyor. Bu durum uzun kuyruklara neden olarak hareket özgürlüğünü etkiliyor ve iki toplum arasındaki günlük alışverişi olumsuz yönde etkiliyor."

Türk, süren sorunların çözümü için uygun zeminler oluşturmak bakımından "Tüm ilgili paydaşları daha derin ekonomik bağları ilerletmeye ve toplumlararası temasları beslemeye" davet etti. 

Adanın bölünmüşlüğünü sona erdirecek çabalara destek

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri adada "Barış eğitimi" için "eğitim reformunun yeniden canlandırılmasını" ve "Eğitim Teknik Komitesinin toplantılarına yeniden başlayarak 2017 tarihli ortak raporundaki önerileri uygulamasını ve adada barış eğitimini ilerletmek için çaba göstermesini" istedi. 

Türk "Tüm tarafları, karşılıklı diyaloglarının ve işbirliklerinin temelinde insan haklarına dayalı bir yaklaşımın olmasını sağlamaya devam etmeye" çağırdı. 

"Bu güven, toplumsal uyum ve tüm insanlar için insan haklarının gerçekleştirilmesi için çalışan iki toplumlu teknik komitelerin çalışmaları açısından da gerekli olacaktır. Adanın devam eden bölünmesini çözmek için adil, sürdürülebilir ve barışçıl bir çözüme ulaşma yönündeki yenilenmiş çabaları desteklemek ve ilerletmek için kritik önem taşıyacaktır."