Yarın biamag'da
Bu haftaki biamag gündeminde, 19-22 Aralık Hayata Dönüş Operasyonu, cinsiyet ayrımcılığa karşı düzenlenen futbol maçı, kadın hareketinde "ifşa" yöntemi, Muhteşem Yüzyıl ve Kürt coğrafyasının ekonomik mağduriyeti gibi konular var.
Hayata Dönüş Operasyonu'nda Ümraniye Cezaevi'nde olan, ölüm orucuna girmiş olan Oya Açan ile 19 Aralık'ın 12. yıldönümüne dört gün kala yaşadıklarını ve sonrasını konuştuk.
Hüseyin Şengül Âmin Maalouf'un 2012 yılında yayınlanan son kitabı "Doğu'dan Uzakta"yı yazdı.
Sarp Kürkçü, Muhteşem Yüzyıl tartışmalarını değerlendirmeye bu kez farklı bir bakış açısıyla devam ediyor.
Benan Molu, şüpheli asker intiharlarını, yetkililerin açıklamalarını ve konunun AİHM kararları yönünden nerede durduğunu irdeledi.
Mine Şirin, son dönemde kadın hareketinde öne çıkan "ifşa etme" yöntemini değerlendirdi ve bu yöntemin ne kadar doğru ve yeterli olduğunu tartıştı.
Mustafa Sütlaş, "yazarın sorumluluğu ve görevi" başlıklı yazısında, neden ve nasıl yazdığını anlattı.
Gönül İlhan, Kars gezisinden anılarını, kendisinde iz bırakanları ve çıktığı zaman yolculuğunu anlattı.
Murat Türker hem bugün vizyona giren Tepenin Ardı'nı hem de 1990 ile 1995 arası Kürdistan coğrafyasında yaşananların anlatıldığı Faili Dewlet filmini yazdı.
İnsan hakları savunucuları ve akademisyenler, hakem Halil İbrahim Dinçdağ için bir araya geldi ve futbol maçı yaptı. Üç oyuncu sahaya, tutuklu insan hakları savunucusu Muharrem Erbey'e özgürlük isteyen formalarla sahaya çıktı.
Toros Güneş Esgün, New York Post gazetesinden yayınlanan fotoğraftan yola çıkarak habercinin önce insan olarak sorumluluğunu anlatan bir makale kalema aldı.
Evren Balta Paker'in ilk olarak Uçan Süpürge'de yayınlanan yazısı, yeni eğitim sistemini sınıfsal bakış açısıyla değerlendiriyor.
Elif ve Nilüfer Taşkın da bu hafta Laz kültürünü ve Lazların çokça pişirdiği karalahana çorbasını, annelerinin tarifiyle anlattı.
Şeyhmus Diken bu haftaki yazısında, "insan hakları alanında, anadilinin kullanımında, siyasal temsiliyette, örgütlenme ve basın özgürlüğü alanında büyük mağduriyetler yaşayan Kürt coğrafyasının ekonomi, istihdam, yatırım, teşvikler ve kredi kullanımında da benzer mağduriyetleri yaşadığını" yazdı.
Uğur Biryol da İnci pastanesinin kapatılmasından hareketle İstanbul'da pastacılığı, tarihini yazdı.
Evrim Yörük, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 'Muhteşem Yüzyıl'ı neden belgesel olarak andığını", Adorno'dan referanslarla açıkladı.
Füsun Erdoğan, iletişim yasağının ardından yayınladığımız yazılara yarın da devam ediyor. (AS)
