Büşra Küçük

Büşra Küçük

[email protected]

Psikolojik Danışman. Lisans eğitimini 2012 yılında Marmara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünde tamamladı. 2014-2016 yılları arasında Viktor Frankl Institut (Viyana, Avusturya) onaylı Temel Varoluşçu...

Psikolojik Danışman. Lisans eğitimini 2012 yılında Marmara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünde tamamladı. 2014-2016 yılları arasında Viktor Frankl Institut (Viyana, Avusturya) onaylı Temel Varoluşçu Analiz ve Logoterapi Eğitimi’ni, 2017 yılında Varoluşçu Psikoterapilerde İleri Çalışmalar Eğitimi’ni tamamladı. Ergen ve yetişkinlerle psikoterapi çalışmalarına devam ediyor

Mine Özgüzel: Terapi Yenilenen Çocukluktur

Mine Özgüzel: Terapi Yenilenen Çocukluktur

"Edebiyat Terapi" kitabıyla Özgüzel; Woolf, Sartre, Dostoyevski, Camus gibi pek çok yazarın metinlerindeki ve yaşam hikâyelerindeki 'varoluş' temalarını kendi öyküsüyle harmanlayarak okura sunuyor.

Kendini Tanıma Kılavuzu

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Kendini Tanıma Kılavuzu

Biz dayanıklı bir kendilik hissine ihtiyaç duyarken hayat bize sıklıkla zayıflıklarımızı hatırlatır. Bazen hayata dair bir kural kitabı varmış gibi davranırız, hatta terapiye bile bunun için başvururuz.

Bahar, Depresyonuyla Geldi

BÜŞRA KÜÇÜK’TEN

Bahar, Depresyonuyla Geldi

Bahar depresyonu diye bir şeyin olup olmadığı tartışmaya açık olmakla birlikte geçiş dönemlerinin sancılı olduğunu biliyoruz. Üstelik dilediğince yaşanamayan baharlar hoyrat yazlara, öfkeli kışlara dönüşüyor.

Babaannemin Domatesleri

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Babaannemin Domatesleri

İlişkilerin tatsızlığını kente yüklemek tek başına yeterince geçerli değil. Dönüp bakmak gerek; ne kadar çapa yaptım duygularıma, ne kadar su verdim düşüncelerime. Yeşerttim mi kuruttum mu ötekinin arzularını?

İnsanı Kıran Yas, Kırıntılayan Tarih

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

İnsanı Kıran Yas, Kırıntılayan Tarih

Bedenimiz, duygularımız, zihnimiz işaretler vermeye başladığında durup dinlersek, kendimize sesimizi duyurmak için hırpalanıp hasta olmamıza gerek kalmayacak ve her kayıp acı da olsa yeni bir algı dünyasının kapısını açacak.

Terapiden Ne Beklemeliyiz?

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Terapiden Ne Beklemeliyiz?

Düğümleri biz atıyorsak şüphesiz çözümleri de kendi ellerimizle bulacağız. Terapi ise düğümlere büyüteçle bakmayı, gözümüzün önündeki sis perdesini aralamayı sağlayan bir araçtır.

Bağlanmak ya da Düğümlenmek

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Bağlanmak ya da Düğümlenmek

Bir ideale hapsolmamız, yaşanan deneyimi orasından burasından mıncıklayarak aklımızdakine dönüştürmeye çalışmamız manasına gelir. Bir ilişkiye zoraki bir biçim vermeye çabalamaksa, o ilişkinin gerçekliğini yadsımaktır

“Yazarın ‘Aradığı’ Yerlerin Başında ‘Kendisi’ Gelir”

YEKTA KOPAN İLE EDEBİYAT VE VAROLUŞ ÜZERİNE

“Yazarın ‘Aradığı’ Yerlerin Başında ‘Kendisi’ Gelir”

“Romana çalışmaya başladığımda, öncelikle kendime baktım. ‘Kuyulara indikçe’ daha da derine gitmem gerektiğini görmeye başladım. Sonra da uzun sürecek bir yüzleşme ve hesaplaşma dönemine girdim.”

22 Aralık 2018

Bazı Duygularla Uydurduğum Karakterler Yoluyla Yüzleşiyorum

MELİSA KESMEZ İLE EDEBİYAT VE VAROLUŞ ÜZERİNE

Bazı Duygularla Uydurduğum Karakterler Yoluyla Yüzleşiyorum

"Yazmak bir şeylerin unutmamak için kaydını tutmak olarak düşünülebilir, evet. Çünkü ürettiğiniz metin kurmaca dahi olsa insan yazarken belli duyguları sanki kavanozlara doldurup yan yana diziyor."

“Yaralarımızdan Utanmamalıyız, Şifamız da Oradadır”

ERCAN KESAL İLE EDEBİYAT VE VAROLUŞ ÜZERİNE

“Yaralarımızdan Utanmamalıyız, Şifamız da Oradadır”

Ercan Kesal: “Yakınmaya da böbürlenmeye de hakkımız yok. Dünyanın ömrü bizim kaderimizden de kederimizden de uzundur çünkü!”

“Birbirimizin Yarasına Merhem Olamadık ve Acıdan Delirdik"

NERMİN YILDIRIM İLE EDEBİYAT VE VAROLUŞ ÜZERİNE

“Birbirimizin Yarasına Merhem Olamadık ve Acıdan Delirdik"

"İnsan dediğimiz varlık eksiktir. Bütün varoluşu boyunca da o eksikliği teşhis ve tedavi etmeye çalışır ya da kimi zaman çalışmaz. İnsanlar bu yüzden dost edinir, bu yüzden sanatla ilgilenir, bu yüzden evlenir..."

Aşk, Eksikten Çokluk Yaratan

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Aşk, Eksikten Çokluk Yaratan

Birinin içindeki tanrı ya da tanrıça, aşk denen deneyimle birlikte gerçekten gün yüzüne çıkar mı? Aşkın yüksek duygu durumu diğerinin tanrısal bir tarafını görmekten midir yoksa Lacancı tarifle kendimizdeki eksiğe uygun bir yamayı fark etmekten mi?

İlişki: Düzene Boğulan ya da Karmaşaya Teslim Edilen

BÜŞRA KÜÇÜK’TEN

İlişki: Düzene Boğulan ya da Karmaşaya Teslim Edilen

Açık ve anlaşılır hatta şeffaf bir ilişki isterken bir de bakıyoruz bir bulmacanın içindeyiz. İpuçlarını dikkatle takip eden bile kendini çıkmaz sokaklarda buluyor.

Uzun Soluklu, Derin, Özgürleştiren Evlilik

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Uzun Soluklu, Derin, Özgürleştiren Evlilik

“Güzel Sanatların Bir Dalı Olarak Evlilik” kitabı Julia Kristeva ile yazar Philippe Sollers’in birlikteliklerini anlattıkları konuşmalardan oluşuyor.

"Metaforik Olarak Yazar Kendi Kendinin Psikanalistidir"

IRMAK ZİLELİ İLE EDEBİYAT VE VAROLUŞ ÜZERİNE

"Metaforik Olarak Yazar Kendi Kendinin Psikanalistidir"

"Yazarın bilinçdışı metnine sızar mı? Sızarsa ne ölçüde? Galiba bu, yazarın kendini oyuna ne kadar kaptırabildiğine bağlı. Yazar tıpkı bir çocuk gibi kendini akışa bırakabilirse bilinçdışı ister istemez metne sızar."

“Benim Hala Umudum Var”

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

“Benim Hala Umudum Var”

Belki hayallerim oldukça kırık ancak varlığım hala ve inatla burada. Yeni bir günü inşa edebilme gücünün kolay kolay tükenen bir şey olmadığını seziyorum. İçinde anlam bulduğumuz tüm hakikatler için direnmeye değer.

30 Haziran 2018

“Edebiyat Şifayla Ölümün Arasına Bir Çizgi Çekebilmektir”

MEHMET GÜRELİ’YLE EDEBİYAT VE VAROLUŞ ÜZERİNE

“Edebiyat Şifayla Ölümün Arasına Bir Çizgi Çekebilmektir”

Mehmet Güreli ile Kitaplarından, kaygı, belirsizlik ve yalnızlık gibi derin konuların hayatındaki karşılığından konuştuk. Yaşamın anlamı ya da anlamsızlığından…

Daha Daha Nasılsınız?

BÜŞRA KÜÇÜK'TEN

Daha Daha Nasılsınız?

En son ne zaman bir arkadaşınızla birlikte, bir ormanda konuşmadan saatlerce yürüdünüz? En son ne zaman evinizin, hep gittiğiniz kafelerin, koşuşturduğunuz sokakların dışına çıkıp bir dostunuzla doğaya döndünüz?

Ercan y Yılmaz: "Yazmasaydım Daha Mutlu Biri de, Daha Kötü Biri de Olabilirdim”

EDEBİYAT VE VAROLUŞ ÜZERİNE

Ercan y Yılmaz: "Yazmasaydım Daha Mutlu Biri de, Daha Kötü Biri de Olabilirdim”

“Hayal dünyasının sınırlarını belirleyen en önemli faktör ‘gerçek’tir. Hayat yaşandıkça hayal sınırlanır.”

“Edebiyat Arızalı Yanlarımızı Gidermek İçin İcat Ettiğimiz Bir Şey”

YAVUZ TÜRK İLE ŞİİR ÜZERİNE

“Edebiyat Arızalı Yanlarımızı Gidermek İçin İcat Ettiğimiz Bir Şey”

"Edebiyatın insanın kendiyle yaşadığı sıkıntıları gidermesi açısından epey yardımcı bir kaynak olduğunu düşünüyorum. Fakat burada kastettiğim sadece metin yazmak, metin üretmek değil. Belki ondan da fazla okumak daha iyi geliyor."

Fıstık Hanım ve “İstanbul’un Sakinleri”

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Fıstık Hanım ve “İstanbul’un Sakinleri”

Yatağıma uzanıp bu kitabı okuduğum bir iki akşam boyunca da bu yazıyı yazarken de patisi hep elimin üzerindeydi. El ele okuduk ve birlikte yazdık da denebilir. Kendiyle ilgili kısımlara patilemek suretiyle müdahale ettiği de söylenebilir hatta.

"Issız Adam"lardan Issız Kadınlara: İlişkiler

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

"Issız Adam"lardan Issız Kadınlara: İlişkiler

Tüm bu becerilere sahip olmayı başarırsanız siz de ıssız bir adam/kadın olma mertebesine yükselebilirsiniz. Acele etmeyin, öyle hemen olmaz.

Öfkenin İncelikli Sesi: Tamanlanamayan

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Öfkenin İncelikli Sesi: Tamanlanamayan

Bildiğimiz manada doğumun tersine işleyen bir süreç: yazar/şair içinde besler, büyütür, dışarı fırlatır ve okuyucu doğan varlığı içine alıp bambaşka bir yapıya dönüştürür.

23 Aralık 2017

"Bir Varmış, Bir Yokmuş" İstanbul

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

"Bir Varmış, Bir Yokmuş" İstanbul

İstanbul bugün hala bize bir şeyler anlatmak istiyor. Ancak ne biz onu duyacak kadar “uyanığız” ne de o sesini duyuracak kadar güçlü. O çok yorgun, biz çok uykulu…

Mağdur, Zorba, Kurtarıcı... Girdiğin Role Hapsolmak

BÜŞRA KÜÇÜK’TEN

Mağdur, Zorba, Kurtarıcı... Girdiğin Role Hapsolmak

Roller içinde kaybolmak; hep zorlayan biri olmak, hep yardım etmek zorunda olmak, hep itilip kakılan biri, hep yukardan bakan biri… İnsanın belli bir biçim içinde hapsolma hali.

Geçmişin Peşinde

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Geçmişin Peşinde

Eksik bırakılan, anlaşılamayan, vedalaşılamayan bir geçmiş kafamızı hep meşgul ediyor, içine çekiyor, rahat bırakmıyor.

5 Ağustos 2017

Yalnızlığın Varoluşsal Kökleri

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Yalnızlığın Varoluşsal Kökleri

İnsan kendine bir ceza, kendi kuyusunu kazan bir düşman oluyor. Tabiata da hunharca saldırıyor, zeytin ağaçlarının canına kast ediyor mesela.

10 Haziran 2017

Kadıköy: Ruhunu Kalabalıklara Kaptıran Evimiz

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Kadıköy: Ruhunu Kalabalıklara Kaptıran Evimiz

Kadıköy’ün kalabalıklaşmasının görebildiğim en önemli sebeplerden biri insanların daha özgür hareket edebildikleri bir yer olması. Kadıköy taşıyor ve hatta kusacak, kusamıyor. Bunu gören emlak piyasasının ağzı sulanıyor, bunu gören işletme sahiplerinin gözleri dönüyor.

Aldatmak

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Aldatmak

Aldatmak partnerini sevmemek midir, eşinin sana yetmemesi midir, istememek midir, arzu etmemek midir, eksik hissetmek midir, tatmin edememek midir? Nedir aldatmak?

Dokunmadan

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Dokunmadan

Okunası, temas edilesi bir kitap Dokunmadan. İnsanı kendi geçmişine, hem yakın hem uzak mazisine götüren, anlatılan hikayeden bağımsız olarak anlatış biçimiyle de geçmişte bir yerlere çeken bir hali var romanın.

Beklemeye Övgü

BÜŞRA KÜÇÜK'TEN

Beklemeye Övgü

Beklemek “durmak” gibi değil. “Durmak” hareketsizlikle aynı kefeye konabilir fakat beklemek her zaman durağan olmak zorunda değil.

Kaybetme Şovunda Kaybolanlar Kulübü

BÜŞRA KÜÇÜK YAZDI

Kaybetme Şovunda Kaybolanlar Kulübü

Kaybediyor olmayı “kullanarak” kazanıyor olmak kişinin bir ikilik yaşadığını gösteriyor: Kaybeden kendisi ve şov yapan kendisi arasındaki ikilik.

1
2